Üç gün sürecek Mezopotamya Su Forumu başladı
Üç gün sürecek Mezopotamya Su Forumu başladı
Mezopotamya Ekoloji Hareketi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Dicle'yi Yaşatma Kampanyası, Van ve Mardin Ekoloji Dernekleri, TMMOB Bölge Koordinasyon Kurulları ile Irak ve Suriye'den çeşitli kurumların çağrısıyla düzenlenen Mezopotamya Su Formu (MSF) başladı.
Fotoğraf: MA
Asopress - Mezopotamya'daki su varlıklarının korunması, ekolojik adaletin sağlanması ve halkların su hakkının savunulması amacıyla düzenlenen Mezopotamya Su Formu Amed'de başladı. Forumda "Doğaya ve su kaynaklarına sahip çıkalım" çağrısı yapıldı.
Mezopotamya'daki su varlıklarının korunması, ekolojik adaletin sağlanması ve halkların su hakkının savunulması amacıyla düzenlenen ve 3 gün sürecek olan 2'nci Mezopotamya Su Forumu ÇandAmed Kültür ve Kongre Merkezinde gerçekleştiriliyor. Foruma çok sayıda sivil toplum örgütü, ekoloji hareketleri, aktivistler, araştırmacılar, siyasi parti temsilcileri, gazeteciler ve yerel temsilciler katıldı.
Forumun açılış konuşmasını yapan Hazırlık Komitesi'nden Fatih Şahin, forumun Dicle ve Fırat nehirleri ile Van Gölü'nde yaşanan ekolojik yıkımlara odaklanacağını ifade etti.
Ardından söz alan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Doğan Hatun, suyun bir silah olarak kullanıldığını belirterek, buna karşı mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Hatun, "Birinci forumda ' Su silah değildir' dedik ve bunu bir slogan haline getirdik. Geçen altı yılda doğa ve su üzerinde çok fazla oynadılar; ama hala suyu bir silah olarak kullanıyorlar. İnsanlığın başlangıç noktası Mezopotamya'dır. Mezopotamya, emeğin kalesi olmuştur. Bugün de yine su, bu rolü üstlenmektedir" diye konuştu.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, kapitalist sistemde su sorunlarının her geçen yıl katlanarak arttığını vurgulayarak, "Bizim birinci vazifemiz, kapitalizmin saldırılarına karşı su kaynaklarımızı korumaktır. İzin vermemeliyiz ki suyu kendi çıkar ve menfaatleri için kullansınlar. Partimizin programında da ekolojinin talanına karşı ortak sözümüz var. Eğer el ele verip direnirsek, inanıyoruz ki doğayı ve su kaynaklarını kurtarabiliriz. Tüm demokratik ve yurtsever çevrelere sesleniyoruz: Doğaya ve su kaynaklarına sahip çıkalım. Bu çerçevede, bu forum çok büyük bir hizmet sunuyor. Biz buna büyük değer veriyoruz. Hem tarihi hem de siyasi açıdan çok önemlidir. Akademisyenler, aktivistler ve araştırmacılar burada su sorunlarımızı tartışmak ve çözüm üretmek için bir araya gelmiş durumda" ifadelerini kullandı.
Mezopotamya Su Ekoloji Hareketi üyesi Derya Akyol, suyun yalnızca insan yaşamı için değil, tüm ekosistem için hayati bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Akyol, " Su sadece insanların değil, tüm canlıların yaşam kaynağıdır. Ekosistemin sağlıklı bir şekilde devam etmesi suya bağlıdır. İnsanlığın geleceği de doğayla uyum içinde yaşamaktan ve su kaynaklarını korumaktan geçiyor" şeklinde konuştu.
Formun 2'nci oturumu basına kapalı şekilde devam ediyor.
Haber Merkezi
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.