Jina Amini'nin yoldaşları anlattı: Özgürlük mücadelesinde yaşıyor

Kadın 16.09.2025 - 18:43, Güncelleme: 16.09.2025 - 18:43
 

Jina Amini'nin yoldaşları anlattı: Özgürlük mücadelesinde yaşıyor

Jina Amini’nin Ölümü ve İran’da Kadınların “Özgürlük” Mücadelesi Üç Yıl Sonra da Sürüyor
Foto: Mardinhaber Asopress - İran Tahran’da  16 Eylül 2022 tarihinde gözaltına alınan Jina Amini, iddialara göre başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle polis aracına bindirildi. Maruz kaldığı şiddet sonucu komaya giren Amini, yaşamını yitirdi. Ölümü, sadece İran’da değil dünya genelinde milyonların tepkisini çekti; protestolar “Kadın, Yaşam, Özgürlük” sloganı etrafında birleşti ve tarihe geçti. Mardin’de yaşayan İranlı oyuncu ve aktivist Taban Celali, Jina Amini’nin hikâyesini ve sonrasında yaşanan gelişmeleri Mardin Haber’den Muhammed Kasım İpek anlattı. Celali, Amini’nin bir Kürt kızı olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Jina, Sakız şehrindendi. Tahran’da abisiyle birlikteyken gözaltına alındı. Başörtüsü tamamen açık değildi, üzerinde mantosu da vardı. Buna rağmen polis onu zorla araca bindirdi, darp etti. Kısa süre sonra komaya girdi ve hayatını kaybetti. Ölümü, halkın yıllardır biriktirdiği öfkeyi patlattı.” Celali, İran’da kadınların sürekli baskı altında olduğunu da belirtti: “Bir gün Tahran’da beni durdurdular. ‘Neden elbisen kısa, neden makyaj yaptın, neden kaşlarını aldın?’ diye sordular. Hatta bir kez karakola götürüldüm. Onlar için önemli olan gün sonunda kaç kadın yakaladıklarını göstermek. İnsanları sayı olsun diye sebepsiz yere gözaltına alıyorlar. Bu baskılar kadınların yaşamını adeta cehenneme çeviriyor.” Kadın, Yaşam, Özgürlük: Büyük Ayaklanmanın Fitili Amini’nin ölümü sonrası başlayan protestolar kısa sürede İran genelinde büyük bir halk hareketine dönüştü. Celali, süreci şöyle özetledi: “Bu ilk kez olmuyordu, geçmişte de baskılar vardı ama bu kadar kitlesel eylemler ilk defa yaşandı. Halk sadece başörtüsü dayatmasına değil; ekonomik krizlere, yoksulluğa, işsizliğe ve adaletsiz yasalara karşı da ayağa kalktı. Ayaklanma Kürdistan’da başladı ama tüm İran’a yayıldı. İnsanlar artık ‘Biz böyle bir hükümet istemiyoruz’ dedi.” İran’da Hukuk Sistemi ve Kadınların Durumu Celali, İran’daki hukuk sistemindeki çarpıklıklara da dikkat çekti: “Her gün insanların idam edildiğini görüyoruz. Kadınlar erkeklerle eşit değil; bir erkek bir kadını öldürdüğünde kurtulabiliyor, ama bir kadın erkeği öldürürse kesinlikle idam ediliyor. Bu, halkın öfkesini daha da büyütüyor.” Amini’nin ölümü, dünya çapında yankı uyandırdı. Avrupa’dan Amerika’ya birçok ülkede kitlesel yürüyüşler düzenlendi, kadın hakları örgütleri İran’daki baskılara dikkat çekti. Birleşmiş Milletler ve uluslararası insan hakları kuruluşları defalarca Tahran yönetimine çağrıda bulundu, ancak rejimin baskıcı politikaları sürüyor. “İran Güzel Ama Yaşamak Zor” Taban Celali, İran’ın tarih ve kültür açısından zengin olmasına rağmen halkın baskılar nedeniyle nefes alamadığını vurguladı: “İran çok güzel bir ülke; tarihi, kültürü, doğası muazzam. Ama yaşam çok zor. İnsanlar artık umutlarını kaybediyor. Oysa halk özgür olmayı, eşit olmayı, insanca yaşamayı hak ediyor.” Jina Amini’nin ölümü üzerinden üç yıl geçmesine rağmen, İran’da kadınların ve gençlerin özgürlük mücadelesi sürüyor. Dünyanın dört bir yanından yükselen dayanışma çağrıları, bu mücadelenin unutulmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Haber Merkezi
Jina Amini’nin Ölümü ve İran’da Kadınların “Özgürlük” Mücadelesi Üç Yıl Sonra da Sürüyor

Foto: Mardinhaber

Asopress - İran 
Tahran’da  16 Eylül 2022 tarihinde gözaltına alınan Jina Amini, iddialara göre başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle polis aracına bindirildi. Maruz kaldığı şiddet sonucu komaya giren Amini, yaşamını yitirdi. Ölümü, sadece İran’da değil dünya genelinde milyonların tepkisini çekti; protestolar “Kadın, Yaşam, Özgürlük” sloganı etrafında birleşti ve tarihe geçti.

Mardin’de yaşayan İranlı oyuncu ve aktivist Taban Celali, Jina Amini’nin hikâyesini ve sonrasında yaşanan gelişmeleri Mardin Haber’den Muhammed Kasım İpek anlattı. Celali, Amini’nin bir Kürt kızı olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

“Jina, Sakız şehrindendi. Tahran’da abisiyle birlikteyken gözaltına alındı. Başörtüsü tamamen açık değildi, üzerinde mantosu da vardı. Buna rağmen polis onu zorla araca bindirdi, darp etti. Kısa süre sonra komaya girdi ve hayatını kaybetti. Ölümü, halkın yıllardır biriktirdiği öfkeyi patlattı.”

Celali, İran’da kadınların sürekli baskı altında olduğunu da belirtti:

“Bir gün Tahran’da beni durdurdular. ‘Neden elbisen kısa, neden makyaj yaptın, neden kaşlarını aldın?’ diye sordular. Hatta bir kez karakola götürüldüm. Onlar için önemli olan gün sonunda kaç kadın yakaladıklarını göstermek. İnsanları sayı olsun diye sebepsiz yere gözaltına alıyorlar. Bu baskılar kadınların yaşamını adeta cehenneme çeviriyor.”

Kadın, Yaşam, Özgürlük: Büyük Ayaklanmanın Fitili

Amini’nin ölümü sonrası başlayan protestolar kısa sürede İran genelinde büyük bir halk hareketine dönüştü. Celali, süreci şöyle özetledi:

“Bu ilk kez olmuyordu, geçmişte de baskılar vardı ama bu kadar kitlesel eylemler ilk defa yaşandı. Halk sadece başörtüsü dayatmasına değil; ekonomik krizlere, yoksulluğa, işsizliğe ve adaletsiz yasalara karşı da ayağa kalktı. Ayaklanma Kürdistan’da başladı ama tüm İran’a yayıldı. İnsanlar artık ‘Biz böyle bir hükümet istemiyoruz’ dedi.”

İran’da Hukuk Sistemi ve Kadınların Durumu

Celali, İran’daki hukuk sistemindeki çarpıklıklara da dikkat çekti:

“Her gün insanların idam edildiğini görüyoruz. Kadınlar erkeklerle eşit değil; bir erkek bir kadını öldürdüğünde kurtulabiliyor, ama bir kadın erkeği öldürürse kesinlikle idam ediliyor. Bu, halkın öfkesini daha da büyütüyor.”

Amini’nin ölümü, dünya çapında yankı uyandırdı. Avrupa’dan Amerika’ya birçok ülkede kitlesel yürüyüşler düzenlendi, kadın hakları örgütleri İran’daki baskılara dikkat çekti. Birleşmiş Milletler ve uluslararası insan hakları kuruluşları defalarca Tahran yönetimine çağrıda bulundu, ancak rejimin baskıcı politikaları sürüyor.

“İran Güzel Ama Yaşamak Zor”

Taban Celali, İran’ın tarih ve kültür açısından zengin olmasına rağmen halkın baskılar nedeniyle nefes alamadığını vurguladı:

“İran çok güzel bir ülke; tarihi, kültürü, doğası muazzam. Ama yaşam çok zor. İnsanlar artık umutlarını kaybediyor. Oysa halk özgür olmayı, eşit olmayı, insanca yaşamayı hak ediyor.”

Jina Amini’nin ölümü üzerinden üç yıl geçmesine rağmen, İran’da kadınların ve gençlerin özgürlük mücadelesi sürüyor. Dünyanın dört bir yanından yükselen dayanışma çağrıları, bu mücadelenin unutulmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.

Haber Merkezi

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve asopress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.