İllüstrasyonu AP Peter Hamlin

Asopress - AP'nin geçtiği habere göre haftalardır aç olan kadınlar çocuklarını doyurmaya çalışırken altı kadının hikayesinde kadınlara yemek karşılığında cinsel ilişki teklif edildiği belirtildi.

AP'nin geçtiği  haber şu şekilde: 

Gazze’de altı çocuğunu doyurmaya çalışan 38 yaşındaki bir kadın, haftalar süren mücadelenin ardından bir çıkış yolu bulduğunu düşündü. Bir sığınma evindeki arkadaşı, ona yiyecek, yardım ve hatta iş sağlayabileceğini söylediği bir adamdan söz etti. Kocasından ayrılan ve ailesini geçindirdiği küçük işletmesini kapatmak zorunda kalan kadın, bu kişiyle irtibata geçti.

Gazze’de savaşın başlamasından yaklaşık bir ay sonra adam, kadına bir yardım kuruluşunda altı aylık iş sözü verdi. Evrakları imzalayacağını düşündüğü gün, ofis yerine boş bir daireye götürüldü. Kadın, adamın kendisine iltifat ettiğini, başörtüsünü çıkarmasını istediğini ve gitmesine izin vermediğini anlattı. Sonunda cinsel ilişki yaşandığını, ancak detay vermek istemediğini belirtti. “Korktuğum için bu oyuna katılmak zorunda kaldım, sadece buradan çıkmak istiyordum” dedi.

Kadın, ayrılmadan önce 100 şekel (yaklaşık 30 dolar) verildiğini, iki hafta sonra da bir kutu yiyecek ve ilaç aldığını söyledi. Ancak söz verilen iş gelmedi.

Gazze’deki insani kriz derinleştikçe, kadınlar yardım kuruluşlarıyla bağlantılı yerel erkekler tarafından yiyecek, su, para ya da iş vaadi karşılığında cinsel ilişkiye zorlandıklarını öne sürüyor. Altı kadın, Associated Press’e (AP) deneyimlerini ayrıntılı şekilde anlattı; isimlerinin açıklanmasını ise misilleme korkusu ve konunun tabu olması nedeniyle istemedi. Kadınlar, bazı erkeklerin açıkça “Sana dokunayım” dediğini, bazılarının ise “Seninle evlenmek istiyorum” gibi kültürel olarak üstü kapalı ifadeler kullandığını aktardı.

Uzmanlara göre bu tür istismar vakaları, Güney Sudan, Burkina Faso, Kongo, Çad ve Haiti gibi kriz bölgelerinde de rapor edildi. İnsan Hakları İzleme Örgütü yetkilisi Heather Barr, “İnsani krizler insanları birçok yönden savunmasız bırakıyor, cinsel şiddetin artması çoğu zaman bunun bir sonucu” dedi.

Gazze’de kadınlarla çalışan psikologlar da benzer vakalar gördüklerini, bazı kadınların bu ilişkiler sonucu hamile kaldığını bildirdi. Psikologlar, muhafazakâr kültür ve mahremiyet kaygısı nedeniyle isimlerinin açıklanmamasını istedi.

Kadın İşleri Merkezi ve BM kuruluşlarının da yer aldığı Cinsel Sömürü ve İstismardan Koruma Ağı (PSEA), yardım karşılığında cinsel istismar ve sömürüye ilişkin raporlar aldığını doğruladı. PSEA, mağdurların kimlik vermeden ya da kanıt sunmadan şikâyette bulunabileceğini belirtiyor.

Gazze’de savaşın sürmesi, nüfusun %90’ının yerinden edilmesi ve yardımlara erişimdeki karmaşa, savunmasız insanlara ulaşmayı zorlaştırıyor. Kadın grupları, özellikle açlık ve çaresizlik arttıkça kadınların “imkânsız kararlar” vermeye zorlandığını ifade ediyor.

İsrail ise yardımlarda kısıtlama olmadığını ve Gazze’ye gelen yardımları artırmaya çalıştığını savunuyor. Hamas’ı yardımları zimmetine geçirmekle suçlasa da bu iddiaya dair somut kanıt sunmuş değil. BM, yardımların yönlendirilmesi iddialarını reddediyor.

Kadın İşleri Merkezi Direktörü Amal Syam, “İsrail’in Gazze’ye uyguladığı abluka ve yardımlara getirilen kısıtlamalar, kadınları böyle durumlara zorluyor” dedi.

AP’ye konuşan kadınlar, savaş koşullarında onurlarını korumaya çalıştıklarını belirtiyor. 29 yaşındaki bir anne, bir yardım görevlisinin haftalarca kendisini arayıp dört çocuğuna besin takviyesi karşılığında evlenme teklif ettiğini anlattı. Kadın, teklifi reddettiğini ve numarayı engellediğini, ancak adamın farklı telefonlardan aramaya devam ettiğini söyledi. “Kendimi tamamen aşağılanmış hissettim. Çocuklarım için yardım istemek zorundaydım” dedi.

Kadın örgütleri ve psikologlar, damgalanma korkusuna rağmen sömürü vakalarının arttığını bildiriyor. Syam, “Savaştan önce yılda bir-iki kez rapor yayımlanırken, şimdi bu sayılar önemli ölçüde arttı” diye konuştu.

İsrail ise savaşın Hamas’ın saldırısıyla başladığını ve sivillere yönelik zararı en aza indirmeye çalıştığını savunuyor.

Kaynak: AP