Foto: Numedya24

Asopress - İkinci Karabağ Savaşı sonrası Türkiye ile Ermenistan arasında “normalleşme” adımları atılıyor. Sınır kapılarının açılması ve karşılıklı ziyaretlerle ilerleyen süreçte, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, pasaportlarda yer alan Ararat (Ağrı Dağı) damgasını kaldırdı. Karar, muhalefet ve diaspora tarafından “taviz” olarak yorumlanıyor.

Numedya24'den Güler Yıldız'a konuşan Gazeteci Hayko Bağdat, bu gelişmeyi ve Ermenistan toplumundaki yansımalarını değerlendirdi. Bağdat, Ararat’ın sembolik önemine rağmen, Ermenistan’ın savaşı kaybetmiş ve ciddi bir ekonomik ve güvenlik krizi içinde olduğunu belirtti. “Tarihsel olarak sınırınızda olmayan bir dağ üzerine resmi politika kuramazsınız” diyen Bağdat, normalleşmenin şimdilik toplumsal barıştan ziyade güvenlik ve ekonomik kaygılarla ilgili olduğunu vurguladı.

Ermeni halkının yaşadığı tarihsel travmaların telafisi olmadığını hatırlatan Bağdat, “Reel siyaset bize ütopyaları bırakmamızı dayatıyor” dedi. Paşinyan’ın muhalefet karşısındaki konumuna değinen Bağdat, Ermenistan’ın Türkiye ve Azerbaycan ile yan yana yaşarken masada söz hakkının sınırlı olduğunu ifade etti.

Yeni nesil ile diaspora arasında bakış açısı farkının da altını çizen Bağdat, Los Angeles’taki bir Ermeni için Ararat’ın başka anlam taşıdığını, Karabağ’da cephede savaşan gençler için ise önceliğin hayatta kalmak olduğunu söyledi. Savaş kabiliyeti zayıf, ekonomisi kırılgan ve ordusu güçsüz bir devletin romantizmle değil, soğukkanlı ve geleceğe odaklı bir siyasetle hareket etmesi gerektiğini belirtti.

Bağdat’ın değerlendirmesi, Ermenistan-Türkiye normalleşmesinin semboller üzerinden değil, pragmatik ve güvenlik temelli bir süreç olduğunu gösteriyor.

Haber Merkezi